Philips Heartstart Mrx Defibrilatör Cihazları Tamiri Bakımı ve Onarımı

Philips Heartstart MRX defibrilatör, acil durumlarda insanın hayata dönmesi için kritik bir öneme sahiptir. Cihazın güvenilir bir şekilde çalışması için düzenli bakım ve onarım gereklidir. Profesyonel ekiplerimiz, defibrilatörünüzün tamirini, periyodik bakımını ve gerekli onarımlarını en iyi şekil de gerçekleştirir. Ekipmanınızın performansını artırmak için, pil değişimi, yazılım güncellemeleri ve parçaların kontrolü gibi uygularımalar sunuyoruz.

1. Defibrilatör Cihazı Nedir, Nasıl Çalışır? 

Defibrilatör cihazı, ani kalp durması (kardiyak arrest) durumlarında kalbin elektriksel aktivitesini yeniden düzenlemek amacıyla kullanılan hayati bir tıbbi cihazdır. Ani gelişen ritim bozukluklarında kalp, düzensiz ve etkisiz şekilde çalışmaya başlar; özellikle ventriküler fibrilasyon veya nabızsız ventriküler taşikardi gibi ritimler, kalbin kan pompalama kapasitesini tamamen bozar. İşte defibrilatör cihazı bu noktada devreye girerek kalbe kontrollü ve yüksek enerjili bir elektrik şoku uygular. Bu şokun amacı kalp kasındaki kaotik elektriksel aktiviteyi bir anda durdurup sinüs düğümünün yeniden normal ritmi başlatmasına fırsat tanımaktır. Modern defibrilatörler tam otomatik (AED), yarı otomatik (SAED) ve manuel defibrilatörler olarak sınıflandırılır. Tam otomatik modeller kullanıcıya sadece elektrotları yapıştırmasını söyler ve analizden sonra kendisi şok verirken, manuel defibrilatörlerde şok enerjisi doktor veya paramedik tarafından seçilir. Cihaz çalışma prensibi olarak; hastanın göğsüne yerleştirilen iki elektrot pedi üzerinden kalbin elektriksel aktivitesini analiz eder, ritim uygun ise gerekli enerji kapasitörlerde depolanır ve tek tuşla boşaltılır. Defibrilatör, gelişmiş modellerde EKG monitörü, SPO2, EtCO2 ve hasta yaşam bulgularını anlık izleme gibi fonksiyonlar da sunar. Bu gelişmiş teknolojik yapı, acil tıp, yoğun bakım, ambulans hizmetleri ve hastanelerin tüm kritik alanlarında defibrilatör cihazını vazgeçilmez bir yaşam kurtarma ekipmanı haline getirir.


2. Defibrilatör Parçaları Nelerdir? 

Defibrilatör cihazının doğru çalışabilmesi için birbiriyle uyum içinde çalışan birçok teknik parça bulunur. Bu parçaların her biri, cihazın hem ritim analizi hem de elektriksel şok verme sürecinde kritik role sahiptir. Öncelikle cihazın en temel parçaları arasında kapasitör yer alır; kapasitör, yüksek enerjiyi çok kısa sürede depolayıp hızlıca boşaltabilen özel bir güç bileşenidir. Şokun kalbe etkili bir şekilde iletilmesini sağlayan defibrilatör pedleri / paddles ise erişkin ve çocuk modelleri şeklinde farklı tiplerde üretilir. Bu pedler, tek kullanımlık yapışkanlı elektrotlar veya klasik metal paddles şeklinde olabilir. Cihazın beyni diyebileceğimiz kontrol kartı (main board) tüm elektronik hesaplamaları ve ritim analizini yapar. EKG modülü, kalbin elektriksel aktivitesini tespit eder ve cihazın ritmi yorumlamasına olanak tanır. Kullanıcı arayüzünü sağlayan LCD ekran, cihaz ayarları, enerji seçimi, EKG dalga formu ve uyarılar gibi tüm bilgileri gösterir. Enerjiyi iletmek için kullanılan yüksek voltaj devresi, analiz ve güvenlik için işlemci, kayıt için data modülü ve uzun süreli kullanım için yüksek kapasiteli batarya cihazın diğer önemli parçaları arasında yer alır. Tüm bu parçaların düzenli bakımı yapılmadığında cihaz şok vermeyebilir, analiz hataları oluşabilir veya yüksek voltaj arızaları meydana gelebilir. Bu nedenle defibrilatör parçalarının işleyişi, acil müdahalelerde cihazın güvenilirliğinin en temel garantisidir.


3. Kalp Şok Cihazı Kaç Volt Uygular? 

Kalp şok cihazı olarak da bilinen defibrilatörün uyguladığı enerji, volt cinsinden değil Joule cinsinden ifade edilir; ancak Joule’ın voltaja dönüşmesi esnasında cihazın ürettiği voltaj oldukça yüksektir. Modern defibrilatör cihazlarında yetişkin bir hastaya uygulanan enerji genellikle 150–360 Joule arasındadır. Bu enerji değeri cihazın internal devrelerinde yaklaşık 2000 – 5000 volt seviyelerine karşılık gelebilir. Defibrilasyon sırasında bu yüksek voltajın amacı kalp kasında meydana gelen kaotik elektriksel sinyalleri bir anda durdurmak ve sinüs düğümüne yeniden ritmi başlatma fırsatı oluşturmaktır. Otomatik defibrilatör cihazları (AED) ritmi analiz ederek en uygun Joule değerini kendisi belirler, kullanıcıya sadece şoka hazır olduğunu bildirir. Pediatrik hastalarda enerji değeri çok daha düşük seviyelerde tutulur; genellikle 50–75 Joule aralığı kullanılır. Manuel defibrilatörlerde ise doktor durumun aciliyetine göre enerji seviyesini 2–3 aşamada yükseltebilir. Yüksek voltajın kontrollü şekilde verilmesi için defibrilatörler çift fazlı (biphasic) teknoloji kullanır. Bu sistem enerji kaybını azaltır, daha düşük Joule değerinde bile yüksek başarı sağlar ve kalp kasında daha az hasara yol açar. Dolayısıyla kalp şok cihazının volt düzeyi dışarıdan tehlikeli görünse de tüm enerji kalp kasına en güvenli olacak şekilde hesaplanmıştır. Cihazın doğru enerji vermesi, ped yerleşimi, hastanın göğsünün kuru olması ve cihaz kalibrasyonunun yapılmış olması gibi faktörlere bağlıdır.


4. Defibrilatör Cihazının Temizliği Nasıl Yapılır? 

Defibrilatör cihazının temizliği, hem cihazın uzun ömürlü olması hem de hasta güvenliği açısından kritik öneme sahiptir. Temizlik işlemi daima cihaz kapalıyken ve batarya çıkarılmışken yapılmalıdır. Öncelikle cihazın dış gövdesi, düğmeleri ve ekranı alkol bazlı olmayan, klor içerikli olmayan, tıbbi cihaz uyumlu yüzey dezenfektanları ile silinmelidir. Çünkü yüksek alkol oranı ekran yüzeyini matlaştırabilir, klor ise plastik yüzeylerde deformasyona yol açabilir. Temizlikte kesinlikle aşındırıcı sünger, tel fırça veya yoğun kimyasal kullanılmamalıdır. Defibrilatör ped kabloları, paddles yüzeyleri ve temas yüzeyleri nazikçe dezenfektan mendille silinmelidir. Paddles kullanılıyorsa jel kalıntılarının iyice temizlenmiş olması önemlidir; çünkü jel birikimi şok sırasında enerji iletimini düşürerek müdahale başarısını azaltabilir. Tek kullanımlık pedler kesinlikle tekrar kullanılmaz; paket açıldıysa ambalaj kurallarına uygun şekilde muhafaza edilmelidir. Havalandırma ızgaraları kuru bir fırça ile hafifçe temizlenebilir; sıvı kesinlikle içeri kaçırılmamalıdır. Batarya yuvası, şarj bağlantı noktaları ve kablo girişleri kuru, tiftiksiz bir bez ile temizlenmeli ve nemli bırakılmamalıdır. Temizlikten sonra cihaz mutlaka test edilmelidir; ekran görünürlüğü, düğme fonksiyonları, alarm sesleri ve ped bağlantıları kontrol edilmelidir. Hastane ve ambulans kullanımlarında cihaz temizliği her kullanımdan sonra yapılmalıdır. Ayrıca haftalık rutin bakım kapsamında cihazın dış temizlik kontrolü, ped son kullanma tarihi kontrolü ve batarya şarj seviyesinin gözden geçirilmesi gerekir. Hijyenik ve bakımı yapılmış bir defibrilatör, acil durumlarda maksimum performans sağlamak için temel gerekliliktir.

Hizmet verdiğimiz diğer Defibrilatör Cihazları için buraya tıklayın.